Hayalperest değiliz ama hayal kurmayı
severiz. Çünkü her hayalin içinde bir gerçek olduğunu biliriz. Mesela beyazdan
kreme kaçan bir konsept düşünelim. Açık krem gömlek, çanta ve kaşe bir kaban.
Elbette parçalardan biri farklı olmalı ama, parçanın da bir parçası yine açık
krem olmalı. İşte size bir etek ve siyah çicek motifleriyle bezenmiş otontik
bir doku. Bu açık krem konsept rengini kontürleyecek siyah şık bir ayakkabı ve siyah şık bir ipek
şalla asaletiniz olur.
Üç renk bir kombinde buluşur da bir şiir
olmaz mı!. Koyu parlament mavisi saten bir etek, üzerine pattern ve kalp dolgulu "V" yaka
kazağımızla yekpare bir ahenk içinde oluruz. Kışlık krem puf puf yakasız bir
ceket, orkide moru rengi, çantamız, şalımız ve taşlı yüzüğümüzle kendimizi
canlı tutarız. Ayrıca ruj da kullanmayız. Yine böyle de zarifsiniz.
Biraz romen, biraz macar, biraz da rus
kıyafet kültüründen bir vintage kombin düşünsek; soğuk ama, parçaların
birbiriyle olan sıcak uyumunu görebilirsiniz. Kırkaltıların sinema perdelerinde
gördüğümüz masum kızların bir imgesi gibi bir kombin yansıması diyebiliriz.
Geometrik ve kübik desenli klasik etek, boğazlı kazak, imitasyon olsa da
sentetik deriden yapılmış pardösü, çanta ve ayakkabı uyumuyla farklı olursunuz.
bu kıyafette de ipek şal revaçta.
Kıştan korkacak ne var. Kışlık parçalarla kışı
kışkışlarız. Gri renk kalınca boydan boya bir hırka içine yine boydan boya bir
elbise. Kot pantalon özgürlük sayılmalı bu kombinde. Kabartmalı kışlık ayakkabı
biraz rock, biraz da punk havasında
olursa, fantestik deri çantasıyla bir interlendınız olur. Yanlış anlaşılmasın
yeşil ipek şal bu kombinin püf noktası. Bir hoşgörü ifadesi.
Nasıl hayal kurarsanız kurun içinde hep
güzellikler olacaktır. Hep umut olacaktır. Karamsarlık ve umutsuzluk kombinlerinizde yer
bulmayacaktır.
Türkan Eraslankılıç
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder