Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Tesettürlü Elbiseler ve Makyajlı Mankenler

Elbise ve makyaj her ikisi de birbirinden farklı birer alan olmasına rağmen, her ikisi de kıyafet bütünlüğü içinde bir anlayışı besler, geliştirir. Bir kadının sadece elbisesi, sadece makyajı ve sadece aksesuarları tek başına değerlendirilmez. Buna o kişinin kimlik ve kişiliğinden doğan duygu, düşünce ve davranışlarını da eklemek gerek. Çünkü kıyafet kadının taşıdığı bütün değerlerin imajı ve bir ifadesidir. Bu bütün değerlerin bir kavram içindeki karşılığı da “kıyafet”tir.
Elbisenin, makyajın, takı ve aksesuarları tasarlayan ve kritize edenlerin kulvarları farklı olup, uzmanlık alanları içinde yer alması gerekir. Buna rağmen şahsen moda ve stil editörü olarak ben, tesettürü bir yaşam biçimi olarak benimseyen, tesettürlü yaşayan, inanç ve amelinde hassasiyetini ortaya koyan mütedeyyin hanımların sadece elbiseleriyle ilgili değil, kıyafetin bütün kodlarıyla ilgili görüşlerimi makalelerimde ele alıyorum. Elbette tesettür itikat, ibadet ve ahlakı temsil eden bir giyim tarzıdır. Bunu manevi bir elbise olarak görmek istersek; bizim arzuladığımız zühd ve takvadır.
Makalelerimi yazarken, bir kadının giyim kuşamını, inanç ve yaşam ilkeleri doğrultusunda kullandığım birkaç değerli kelime ve kavramla özetleyebilirim. Zarafet, letafet ve asalet… Bu açıdan, bir kadını, kadın yapan ve kendisini bu değerler içinde bulmak isteyen bir varlık olarak görmeliyiz. Mümin ve müslüman olmak ve inandığını yaşamak bir kadının şiarıdır aslen.
Bütün tesettür firmaları, fotoğraf çekimi için mankenlere makyajyaptırtıyor. Çekim ekibinde makyöz bulunduruyor. Ne yazık ki pazarlama anlayışı arz ve talebe göre çekimi de etkiliyor. Amaç sadece koleksiyonu tanıtmak olduğu halde mankenin cazibesi ön plana çıkıyor. Aslında bu çelişki kurumsal ve marka olarak bize paradoks içinde olduklarını gösteriyor.
Açıkça söylemem gerekirse, firmaları bu yönden eleştirmek ve protesto etmek yerine, müşterinin idrakinde bir insiyatif olması gerekiyor. Ayrıca ticaret kanununa göre de haksız rekabetin doğuracağı bir davranıştan ve yasal işlemden de kaçınmalıyız. Zaten tesettür firmaları için biri diğerinden daha takvaya uygun koleksiyon üretiyor dememiz de doğru değil.
Ancak kamuoyunda firmaları açıktan teşhir etmek, başka nedenlerle de onları kötülemek yerine, tavsiyelerimizi bu firmalara özel olarak yaparak, gönül kırmadan maksadımızı yerine getirmiş oluruz. Çünkü biz, hepimiz birer aileyiz. Yanlışlıkları, eksiklikleri kendi içimizde çözmesini de bilmeliyiz.

Türkan Eraslankılıç

trkner@gmail.com

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder