Bugün 24 Kasım öğretmenler günü. Ülkemizde, eğitim
camiamızda ve toplumumuzun birçok kesiminde öğretmenler günü kutlanıyor.
Elbette öğretmenin yüceliği tartışılmadığı gibi, bir güne de öğretmenlerimizin
değerinin indirgenmesi söz konusu olamaz. Bizim duygu, düşünce ve
davranışlarımızın özünde yatan onların bize vermiş olduğu talim ve terbiyedir. Onların öğretilerini doğru yol
olarak kabul edip, özümseyeceğiz ve
inancımız doğrultusunda bir kültür oluşturacağız.
Stil danışmanlığı bir nevi stil öğretmenliğidir. Bu kavramı da
ilk kez kendi mecramda konu etmeyi düşündüm. Her öğreten bir öğretmendir. Fakat
öğretmenlik meslek olarak ele alındığında mutlaka ehliyet ve liyakat sahibi
olarak, her öğretmende eğitim formasyonunun
olması kaçınılmazdır. Styling yapan bir kimse de bir nevi stil öğretmenliği
yapıyor demektir. Styling yapanın
stilist ve tasarımcıdan farkı, inanca, akideye, ilkelere, yaşa, yapıya,
statüye, mevsime, iklime, örf ve geleneklere olduğu kadar, bulunduğu yere ve
zamanın ruhuna uygun olarak kıyafetleri birleştirmeyi, yani doğru kombin
yapmayı içerir. Stil danışmanlığı da bir nevi stil öğretmenliğidir.
Stil öğretmenliği büyük bir sorumluluk taşır, eğer işini
doğru yapmıyorsa, büyük bir vebal altındadır. Ya da bu işi hiç bilmiyor ve
hiçbir formasyonu yok demektir. Bir öğretmen talebesini anarşist, terörist ve çapulcu
yetiştirebilir mi? Eşyanın tabiatına aykırı bir durum bu. Bir stil danışmanı da,
stil sahiplerine yaptığı kıyafet kombinleriyle yanlış yönlendirme yapmamalıdır. Yukarıdaki belirttiğim değerlerle styling
yapmalı ve kombinlerini bilimsel kavramlarla izah etmelidir.
Biz tesettür firmasıyız diyen markalar, en başta varlık
sebebi olan inanca ve akideye tam tamına zıt, elbiseleri styling çalışmalarında
kesinlikle kullanmamalıdır. Açıkça söylemek gerekirse tesettürlü kadınlar da kombinlerinde
transparan kıyafetlere, feminen algısı yüksek detaylara, çok iddialı renklere
ve yırtık kot pantalonlara yer vermemeli. Kadının mahrem yerlerini açığa
çıkartmamalı ve ilgiyi oraya çekmemelidir.
Ölçülü giyimi benimseyenler, transparan ve cinsi cazibe
oluşturacak verilerden uzak durmak zorundadır. Aksi takdirde tesettür
firmasıyız diyen firmalar, ve bunun yanında kendi üzerlerinde styling yaparak
mankenlik yapanlar, biz tesettürlüyüz deyip kombinlerinde tesettür ölçüsü
dışındaki parçaları giyerse, inançlı ve mütedeyyin kesimin gözünden düşmekle
kalmaz; diğer kesimlerinde dillerine düşer, alay konusu olur ve itibar
kaybederler. Bu itibar kaybı tüm tesettürlü kadınlara da yansır.
Kadın inancı ve mayası ne olursa olsun şıklık nedir bilmeli,
zerafeti de, asaleti de onun sadeliği olmalı. Abartılı ve marjinal duruma
düşmemeli. Asıl mesele ehliyet ve liyakatı
olan stil danışmanları sorumluluklarının bilincinde olup, stylinglerinde başta
inanç ve akideye uygun olmak üzere, işin gereği bilimsel kombin değerlerinde
azami dikkati göstermelidir. Bu dikkat hem kendi kıyafetlerinde hem de styling
yaptıkları markaların çekimlerinde olmalıdır.
Türkan Eraslankılıç
Türkan Eraslankılıç
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder