Moda ve trendler bir sektör olarak
giyim sanayiinin pazarlama esasına göre bir nevi bizlere dayattığı,
arz ve taleb olarak karşımıza çıkıyor. Bu anlamda da markaların
çokluğu, kendilerine belirlediği müşteri profilinin sosyal,
kültürel ve demogratif yapısının bir karşılığı olarak
hayatiyetlerini devam ettiriyor.
Felsefe kitabı okuyan bir bayanla,
beyaz dizi okuyan bir bayanın arasında, düşünsel, duygusal,
sosyal ve kültürel farkların olacağı tartışılmaz. Fakat kadın
kadındır. Kadın doğuştan feminen değerleri özünde taşıyan,
aynı zamanda da kadınlık değerlerini psikososyal olarak da
farklı farklı kültürde yansıtabilen bir varlıktır. Her kadın
özeldir. Her kadın güzellik değerlerine sahip, letafeti de
ruhunda barındıran bir varlıktır.
Bugün ne giysem acaba sorusu erkeklerin zihnini meşgul etmezken, kadınlar bazen bu sorunun cevabını bulamama sendromunu bile yaşayabilir. Çünkü biz kadınlar bir elbiseyi bütünüyle beğeniriz. Bir elbisenin kumaşından tasarımına, kesiminden modeline, hatta düğmelerine kadar didik didik eder, inceleriz.
Seçtiğimiz bir elbiseyi sadece akıl
ve mantığımızla değil, inancımız ve duygularımızla da tasdik
ederiz. Giyim tarzımızı belirlerken de kendimize yakın marka ve
tasarımcıların koleksiyonlarına bakarız. Sonra gerekirse diğer
beğendiğimiz markaların koleksiyonlarını da göz önünde
bulundururuz. Elbiselerimiz ruhumuza giydirdiğimiz kimlik ve kişilik
değerlerimizdir. Seçici olmamız, titiz olmamız belki de
bundandır.
Konfeksiyon, hazır giyim demek
olduğuna göre, çoğunluğun ortak beğenisi esas alınarak
hazırlanan koleksiyonlarda her zaman bize yakın ve bize göz kırpan
modellere yöneliriz. Bazen herşeyini beğendiğimiz bir elbisenin
söz gelimi düğmeleri hoşumuza gitmemiş olabilir. O zaman
beğendiğimiz farklı düğmelerle değiştirebileceğimiz gibi,
küçük bir tadilatla da elbisemizde değişiklik yaptırma imkanı
bulabiliriz.
Günlük hayatın koşuşturmaları
içinde, herşeyiyle mükemmel, göze ve ruha hitab eden bir kıyafet
bulmak mümkün olmayabilir. Ama imkanı ve zamanı olanlar için,
kendi hayalindeki tasarımları özel tasarımcıların ve butiklerin
hünerli ellerinde kavuşabilir.
Her kadının hayal ettiği ve
kendisinin de tasarım konusunda fikirlerinin dikkate alınmasını
istediği ayrıcalıkları vardır. Fakat günümüzde şartlar, çoğu
zaman bizi hazır giyime yönlendirmiştir. Markaların ve modellerin
çokluğu da bundandır. Ayrıca giyim sanayii, sektör olmanın
ötesinde dünya trendlerinde moda olarak sanat ve estetikle
buluşmuştur. Bu gelişme aynı zamanda ölçülü giyim,
muhafazakar giyim ve tesettür giyim olarak da hanımefendilerin
giyim tercihlerindeki yelpazede yerini almıştır. Bu olgu ayrıca
biz kadınlar açısından sevindirici bir gelişmedir.
Türkan Eraslankılıç
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder