Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Kendimizle Nasıl Yüzleşiriz


Yıllar önce sinemalarda orjinal adı "Face To Face" olan ve türkçe karşılığı  "Yüz Yüze" olan bir film oynatılıyordu. Filmde yüzleşmenin ne demek olduğunu kendi içindeki anektodlarıyla seyirciye ustaca anlatılımıştı. Bu filmde batı kültürü bir nevi yeriliyor, ama doğrusu da müphem bir şekilde seyircinin sağduyusuna bırakılıyordu. "Yüz Yüze" film afişi de çok ilgimi çekmişti doğrusu. Burada insan bir anlamda kendisiyle yüzleşmeliydi. Kendisini sorgulamalı ve aynı zamanda olduğu gibi olmalı, kıyafetleriyle de başkasını yanıltmamalıydı. Ne yazık ki kendisiyle yüzleşmeyen bir insan başkasıyla bir iletişim de kuramıyordu. Çünkü davranışları samimi olmayınca, aslında yapmacıklığı sırıtıyor ve iki yüzlülüğü suratından kötü bir makyaj gibi akıyordu. 

Evde iken, sabahleyin lavaboya koştuğumuzda, alel acele yüzümüzü yıkadığımızda ve dişlerimizi fırçalarken bile aynaya dikkatlice bakmayız. Baksak bile karşımızdakinin biz olduğunu bile farketmeyiz. Çünkü aynaya bakma işlemimiz yüzümüzü yıkamak ve dişlerimizi fırçalamaktan öteye bir amaç taşımaz. Oysa aynaya baktığımızda "Ben kimim, ben neyin nesiyim" şairene ve felsefi bir soruyu kendi kendimize sorsak nasıl bir duygu yaşarız. Güne kendimizi nasıl hazırlarız!.. Ev içinde kendimize çeki düzen vermezken, dışarıya çıkarken aynanın karşısına geçip, dakikalarca başörtümüzü ve kıyafetimizi düzeltir, kendimize yakışır bir takım işlemlere  vakit harcarız. Yine aynı durumda giyindiğimiz kıyafetimiz, üzerimizde nasıl duruyor, aynı zamanda gideceğimiz yere göre bir uygunluk gösteriyor mu diye bütün varlığımızla yüzleşiriz. Bunu hepimiz yaparız. 

Asıl yüzleşmemiz; iyi bir insan mıyız, vicdanlı mıyız, Allah'ın emirlerini yerine getirebiliyor muyuz? Kulluk görevimizi yapabiliyor, namazda, niyazda, Allah'a karşı yüzleşebiliyor muyuz? İşte o zaman kendimizle yüzleşmiş sayılırız.  Bu açıdan da kıyafetimizi içimizdeki güzel duygularla eşitlemek isteriz. Yanlış bir imaj içinde olmaktan da kaçınırız. Aynaya baktığımızda, yüz yüze geldiğimizde, görüntü olarak da, iç dünyamızdaki iyilik yapma iradesiyle de yüzleşmek, sonra da gönül rahatlığıyla hareket etmek bize gücümüze güç, güzelliğimize güzellik, zerafetimize zerafet katacağına inanırız. Yüzleşmek böyle bir şeydir işte. Giyim kuşamımızın görsel vurgusu, aynı zamanda iç güzelliğimizin yüze vuruşu ve ışıltısıyla birleştiğinde sorumuzun cevabını da vermiş oluruz kendi kendimize.

Türkan Eraslankılıç


Hiç yorum yok :

Yorum Gönder